En Gizemli Olaylar
Dünyada insanoğlunun çözemediği pek çok gizemli olay medyana geliyor. İşte tarihe damgasnı vurmuş ve halen çözülememiş gizemli olaylar.
New Orleans Baltacısı 1918-1919 yılında sekiz cinayet işlemiştir. Ardından cinayetler kesilmiş ve katil de asla bulunamamıştır. Epey bir kişi tutuklanıp sorguya çekilse de, baltacı katil asla yakalanamamıştır. New Orleans menşeeli bu katil, gazeteye 13 mart 1919'da bir mektup yazmış, gece sokağa çıkacağını ve jazz müzik çalmayan her eve girip, cinayet işleyebileceğini söylemiştir. Bunun üstüne şehirde o gece boyunca jazz konserleri düzenlenmiş, amatör gruplar da evlerde sahne almıştır. Hiçbir imkanı olmayanlar da plaktan jazz müzik çalmıştır. Katilin caz müzisyeni olduğu da iddia edilse de, bunu kanıtlayan bir delil bulunmamıştır.
Kocaayak bir diğer adı bigfoot yabani adam olan Kocaayak, insan gibi yürüyen kocaman sevimsiz bir gorilla olarak tanımlanıyor. Genellikle Amerika ve Kanada’nın dağlık alanlarında görüldüğü söylenen kocaayak için birçok kişi mantıklı açıklamalar yapmaya çalışsa da hala yüzyıllardır süregelen gizemini koruyor.
Karındeşen Jack Ünlü bir seri katildir. Hayat kadınlarını öldürüp karınlarını deşmesi ile ün salmıştır. Frengi hastası olduğu için hayat kadınlarından nefret ettiği iddia edilir. Yakalanması için bir çok araştırma yapılmış olmasına rağmen kim olduğu bulunamamıştır. Soylu bir İngiliz ailesine mensup olduğu düşünülmüş, senelerce manşetlerde yer almıştır.
Bermuda Şeytan Üçgeni Atlantik Okyanusu’nda Bermuda, Miami ve Porto Rico arasında kalan Bermuda Şeytan Üçgeni, oradan geçen çok sayıda uçağın ve geminin oradan geçerken kaybolmasıyla bu adı almış. Ama bunların hiçbiri kesin değil. Dünyanın diğer yerlerine kıyasla daha fazla kaybolma ihtimali taşıyan bu bölge gizemini taşımaya devam ediyor.
Mısır Piramitleri üzerinden asırlar geçmiş olsa da Mısır Piramitleri hala gizemini koruyan en büyük olaylardan biri. Yaklaşık 5 bin yıl önce, hiçbir makinenin olmadığı zamanlarda sadece insan gücü kullanılarak inşa edilen piramitlerin nasıl yapıldığı hala her yıl milyonlarca kişinin onları ziyaret etmesini sağlayan neden. Piramitleri oluşturan her bir kütlenin ağırlığının 2 ila 5 ton arasında değişmesi gizemi daha da artırıyor.
Loch Ness Canavarı İskoçya'nın Highlands bölgesinde yer alan bir vadi set gölü olan Loch Ness gölünde yaşadığı ileri sürülen efsane deniz canlısı. İlk kez 6'ıncı yüzyılda görüldüğü rapor edilmiş olsa da, "Loch Ness Canavarı" dünyanın gündemine 1934 yılında Londralı bir jinekolog olan Dr.Robert Kenneth Wilson'ın çektiği fotoğraflarla girmiş ve bundan sonra da popülerliği her geçen gün artmıştır. Bilim çevreleri bir modern çağ efsanesi olduğunu ileri sürdükleri bu canlının varlığını kabul etmemektedir.
Buna rağmen meraklı birçok araştırmacı aralarında sismik çalışmalar, derin su altı dalışlarının da olduğu birçok olanağı kullanarak halâ bu canlının varlığını ispatlamaya çalışmaktadırlar.
Babushka Lady 1963'de ABD Başkanı John F. Kennedy suikasti sırasında orada bulunan ve çevredeki insanların aksine sakin tavırlarıyla dikkat çeken kadın. Kimilerine göre elinde kamera benzeri bir cihaz tuttuğu iddia edilir. Rusçada "Büyükanne, yaşlı kadın" anlamına gelen Babuşka Lady, lakabını asıl olarak taktığı eşarptan almıştır. Kadının izi hiçbir zaman sürülemedi.
Woolpit'in Yeşil Çocukları 12. yüzyılda Kral ingiltere’nin woolpit kasabası’nda iki yeşil çocuk bulunmuştur. Anlaşılmayan bir dil konuşuyorlar ve sadece yeşil fasulye yiyorlar. kardeş olan bu iki çocuğun yeşil olmaları dışında herhangi bir fiziksel farklılıkları bulunmuyor. çocuklardan erkek olanı bir süre sonra hastalanır ve ölür. Kız olanı zamanla günlük hayata uyum sağlar, diğer yemekleri yemeye başlar ve ingilizce öğrenir. Bir süre sonrada yeşil rengi normal insan rengine döner.
Rahip Willam’ın kayıtlarına göre. Kız ingilizceyi öğrendikten sonra, kendisine nereden geldiği sorulduğunda. Tüm yaşayanların yeşil dolduğu ve güneşi olmayan Aziz Martin ülkesinden geldiğini söylemiştir. Anlaşıldığına göre, Güneş’in hiç aydınlatmadığı, alacakaranlık bir yeraltı dünyasından gelmişlerdi.
Anlaşıldığı kadarıyla bu 2 gizemli yabancı Woolpit yakınlarında köylüler tarafından bulundu. İnsanların bu şekilde birdenbire ortaya çıkmalarıyla ilgili olarak, tarih boyunca anlatılan çok sayıda olayın olduğu söyleniyor. Fakat burada söz konusu olayı ilginç kılan nokta, çocukların tenlerinin yeşil renkte olması ve geldikleri yere ilişkin olarak söyledikleridir. Öte yandan ortaçağın batıl inançlarının katkısıyla bu olay daha da ilgi uyandıran bir öyküye dönüşmüş olabilir. Harold T. Wilkins şöyle diyor:
Bu kadar zaman geçtikten sonra, bu öykünün ne gibi gerçeklere dayanmış olabileceğini kestirmek çok güçtür. Muhakkak ki, bu öykünün içerisine belirli bir oranda Katolik menkıbeleri tarihi de katılmıştır.
Cengiz Han'ın kayıp mezarı moğol geleneği uyarınca mezarı gizli tutulsa da, cesedinin Onon ve Kerulen kaynakları yakınında, Burhan-Haldun dağları arasında bir yere gömüldüğüne inanılmaktadır. Ondan sonra gelenler de buraya gömüldü ve heykelleri dikildi. Mezarının gizli tutulması için birçok at mezarın üstüne gezdirilerek mezarın belırgınliği giderilmiştir.
0 Kommentare: